Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, Merhum Başbakan Bülent Ecevit’in Türk Hacılarının hizmetinde kullanılması şartıyla devlete bağışladığı dedesinden kalan Suudi Arabistan’daki araziyi Meclis gündemine taşıyarak, “16 yıldır AKP hükümetinin konuyla ilgili herhangi bir ciddi adım atmamış olması Ecevit’in Türk Hacıları için bağışladığı arazinin sümen altı edildiği iddialarını güçlendirmektedir.” dedi.
“MAL BAĞIŞLAYAN İKİNCİ SİYASETÇİ”
CHP’li Kaya, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesinde Merhum Bülent Ecevit’in, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra mal varlığını devletine bağışlayan ikinci siyasetçi olduğuna dikkat çekerek, “Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, 13 Haziran 1937 tarihinde Trabzon’a gerçekleştirdiği ziyaretinde, “Mal ve mülk bana ağırlık veriyor. Bunları milletime vermekle ferahlık duyuyorum. İnsanın serveti, kendi manevi kişiliğinde olmalıdır. Ben büyük milletime daha neler vermek istiyorum.” diyerek tüm mal varlığını canından çok sevdiği Türk Milletine bağışlama kararını vermiş ve bunu Trabzon’dan tüm ülkeye duyurmuştur. Merhum Başbakanımız Bülent Ecevit ise, Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde büyük dedesi Hacı Emin Paşa’dan miras olarak kalan araziyi “Türk hacılarının faydalanacağı bir tesis yapılması” şartıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne bağışlamış ve Atatürk’ten sonra mal varlığından devletine bağışlayan ikinci siyasetçi olmuştur.” dedi.
“ECEVİT 2 MİLYAR DOLAR DEĞERİNDEKİ ARAZİYİ TÜRK HACILARI İÇİN BAĞIŞLADI”
Bülent Ecevit’in annesi Nazlı Hanım’ın büyük dedesi olan Mekke Şeyhülislamı Hacı Emin Paşa’nın, Suudi Arabistan’da kutsal toprakların koruyucusu olarak görev yaptığı sürede kurduğu 5 vakıf, 2 medrese ve çok sayıda kütüphaneden oluşan ve yaklaşık 110 bin metrekarelik alanı kapsayan büyük bir külliyenin Bülent Ecevit’e ve yakınlarına kaldığını belirten Kaya, “Hacı Emin Paşa’dan kalan miras ile ilgili 1992 yılında İstanbul Şişli Sulh Hukuk Hâkimliği’nde açtıkları davayı 2005 yılında kazanmışlardır ve bunun üzerine Merhum Ecevit dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet Sezer’i ziyaret ederek mirastan kendi payına düşen kısmını Türk Hacılarının hizmetinde kullanılmak şartıyla devletimize bağışlamak istediğini söylemiştir. Ardından Cumhurbaşkanı Sezer’in talimatıyla dönemin Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu ve yardımcısı Mehmet Görmez konu hakkında Bülent Ecevit ile görüşerek Diyanet İşleri Başkanlığında gerekli girişimlerde bulunacaklarını söylemişlerdir.” dedi.
“TÜRK HACILARININ KONAKLAMA SORUNUNU ÇÖZECEKTİ”
CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, konunun üzerinden tam 16 yıl geçmiş olmasına rağmen ne Diyanet İşleri Başkanlığınca ne de Dışişleri Bakanlığı nezdinde herhangi bir somut adım atılmadığına dikkat çekerek, “Türk vatandaşlarımızın Hac görevi için gittikleri Suudi Arabistan’da yaşadıkları konaklama sorunları bilinmektedir. Merhum Başbakanımız Bülent Ecevit’in Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne bağışladığı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin hakkı olan bu arazinin hukuki yollarla Suudi Arabistan devletinden alınarak Türk Hacılarının hizmetine sunulması çok değerli ve önemli bir kazanım olacaktır. Türkiye’deki mahkeme kararının Suudi yönetimince kabul edilmiş olmasına rağmen değerinin yaklaşık 2 milyar dolar olduğu tahmin edilen taşınır, taşınmaz mallar ve bunlardan doğan hakların Suudi yetkililerince varislere devredilmemesi ve bunun üzerine AKP hükümetinin bugüne kadar konuyla ilgili herhangi bir ciddi adım atmamış olması Ecevit’in Türk Hacıları için bağışladığı arazinin sümen altı edilmeye çalışıldığı iddialarını güçlendirmektedir.” dedi.
“ECEVİT’İN BAĞIŞI SÜMEN ALTI MI EDİLİYOR?”
CHP’li Ahmet Kaya, TBMM Başkanlığına sunduğu önergesinde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a şu soruları yöneltti:
1- Rahmetli Başbakanımız Bülent Ecevit tarafından ‘Türk Hacılarının hizmetinde kullanılması’ şartı ile Devletimize bağışladığı arazinin akıbeti nedir?
2- Rahmetli Ecevit tarafından devletimize bağışlanan ve bugünkü değeri 2 milyar dolar olduğu ifade edilen bu kıymetli arazi için Suudi yetkilileriyle görüşülmüş müdür? Görüşülmüşse sonuç nedir? Görüşülmemişse sebebi nedir?
3- Arazi bağışının üzerinden 16 yıl geçmiştir. Bu süreçte ne konuyla ilgili ne gibi çalışmalar yapılmıştır? Hangi adımlar atılmıştır? Atılmadıysa gerekçesi nedir? 4-Rahmetli Ecevit’in Türk Hacılarının kullanımı ve rahatı için bağışladığı bu kıymetli arazi bağışı konusu AKP Hükümeti tarafından saklanmaya, sümen altı edilmeye mi çalışılmaktadır?